Astım, yaşam kalitesini önemli ölçüde azaltan, tedavi ve yaşam tarzında hatalar olması durumunda ölümle tehdit eden, solunum yollarının kronik inflamatuar bir hastalığıdır.

Astım özellikle çocuklar için tehlikelidir – çocuklar durumlarını her zaman yeterince değerlendiremez ve gerekli önlemleri alamazlar. Çocuğunuzun sadece öksürüğü değil aynı zamanda astımı da olduğundan nasıl şüphelenebilirsiniz? Bu tehlikeli hastalığa karşı önleyici tedbirler nelerdir?

Çocuklarda astım yaşa bağlı olarak farklı şekillerde ortaya çıkabilir. Ana belirtiler: öksürük, boğulma atakları,göğüste tıkanıklık hissi,
“hırıltılı” nefes alma.

Bazen astım, yalnızca astım atakları şeklinde değil, aynı zamanda alerjenlerle temas, fiziksel aktivite veya viral bir enfeksiyonla tetiklenebilen kontrol edilemeyen öksürük şeklinde de kendini gösterebilir.

Hastalık nasıl gelişir – ebeveynlere tavsiye

Astım genellikle ilk olarak çocuklukta, çocuğun bronşların daralması nedeniyle nefes alma sorunları yaşadığında ortaya çıkar. Çocuğun fiziksel aktivite sonrası durumuna dikkat edin – bu, hastalığın alevlenmesinin evrensel tetikleyicilerinden biridir.

Kendini şu şekilde gösterir: Normal durumda çocuk kendini iyi hisseder, ancak fiziksel aktivite sırasında öksürük ve bazen hırıltı gelişebilir. Sezgisel olarak fiziksel aktiviteden de kaçınabilir: örneğin, beden eğitimi sırasında geri çekilir ve bir bankta oturur çünkü bu onun için zordur. Bunlar çok endişe verici işaretlerdir. Böyle bir durumda derhal bir doktora başvurmalısınız. Günümüzde çocuklar solunum yollarının spirografik incelemesine tabi tutuluyor ve buna dayanarak doktorlar diğer verilerle birlikte 5 yaşından itibaren bir çocuğa teşhis koyabiliyor. 5 yaşına kadar bronşiyal astım tanısı yalnızca hastalığın klinik belirtilerine dayanarak konur.

Astım çocuğun sadece motor aktivitesini sınırlamakla kalmaz aynı zamanda duygusal durumunu da etkiler:

– Bu tanı konulan çocukların %76’sında duyguların bastırılması gözleniyor,

– %62 oranında kendini kabul edememe görülüyor,

– Düşük ruh hali ve iletişim sorunları (içe çekilme, sosyal korkular ve iletişim kısıtlamaları) çok yaygındır.

Düzgün seçilmiş terapi, psikolojik sorunların çözümü de dahil olmak üzere çocuğun genel sağlığını ve yaşam kalitesini iyileştirebilir. Daha önce çoğu hastada hastalığın gidişatını başarılı bir şekilde kontrol altına alabilecek ilaçlar yoktu ama artık elimizde bu tür ilaçlar var. Çocuğun kendisini tamamen sağlıklı hissetmesini ve hiçbir şeyin onu ne fiziksel ne de psikolojik olarak rahatsız etmemesini sağlayabiliriz. Bu nedenle hastaların, hastalığı kontrol altına almak için tedaviyi seçecek bir uzmana derhal başvurmaları gerekir.